bugün
yenile
    1. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      kendi isteğimle yaptığım şey. kapadık kendimizi kendi duvarlarımızın arkasına kendime bile dert anlatmıyorum, aynen öyle.
    2. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      derdimi anlattıkça büyüyormuş gibi hissediyorum ya da anlatacak doğru insan bulamıyorum. bilmiyorum
    3. 4
      +
      -entiri.verilen_downvote
      ben önceden derdim olduğunda anlattıkça azaldığına inanırdım. içimde beni boğacağına, aksın gitsin isterdim. sonra fark ettim ki yok böyle bi şey. herkes bir süre sonra kendi hayatına dönüyor, kafanı yastığa koydun mu dertlerinle başbaşa kalıyorsun. he bir de bakıyorsun ki karşındaki insan anlamayı bırak dinlemiyor bile. sen yakın görüp açmışsın içini ama umrunda değil. biriyle konuşmak isteyip elime telefonu aldığımda 100-200 kişilik rehberden arayacak insan bulamadığımda vazgeçtim dert anlatmaktan.
    4. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Eskiden anlatmamayı tercih ederdim.Sonra anlatmayıp kendi kendimi s*keceğime anlatıp milletin kafasını s*keyim dedim.
    5. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Bir zamanlar çok anlatmış ve işe yaramadığını hatta üstüne daha da çok dert açıldığını gördükten sonra alınmış bir karardır
    6. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Kendi kendini teselli etmiş insan
      1Ve bir gün sonra bakmış ki tüm tesellileri deniz olmuş yutmuş kendisini acıyla kavrulan bedeni serin sulara aldanmış ... - sessizbirkimse 20.03.2021 00:27:09 |#4126735
      1Gerekirse günde 3 öğün teselli ederiz ya - astalavesselam 20.03.2021 00:44:38 |#4126746
    7. 7
      +
      -entiri.verilen_downvote
      'Anlatamam derdimi dertsiz insana dert çekmeyen dert kıymetin bilemez' diye boşuna dememiş Aşık Veysel. Bir derdi anlatabilmek için önce karşıdakinin anlayabileceğinden emin olmak lazım. Yoksa boşa konuşmaktan farkı ne?
    8. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Eskiden en yakınımın dahi benim dertlerimde benimle beraber üzüldüğünü beni anladığını düşünürdüm. Ona dertlerimi anlatınca içimin rahatladığını hissederdim. Bunların hepsi bir rüyaymış aslında sen dertlerini anlattıkça bunlar senin karşına bir bir çıkıyormuş sonrası en yakınım dediğin hayatına hiçbir şey olmamış gibi devam ediyor. Sen ise kalıyorsun var olan dertlerinin üzerine yeni dertlerin eklenmesiyle. (bkz: dertlerderyaolmuşbendebirsandal)
    9. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Anlatıyorum ben. Çünkü bu konuda çok şanslıyım. Hayatımda derdimi anlatabildiğim iki tane insan var. Karşınızda siz anlatırken kendi derdi gibi dinleyen, tavsiye istediğinizde size içtenlikle tavsiye veren insanlar varsa dert anlattıkça azalıyor arkadaşlar.
    10. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Size dökmüyorsa döktüğü biri vardır. Her insan derdini anlatacak birini arar.
    11. 7
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Önce bi derdimizi kaçmadan kabullenelim sonra bakarız anlatıp anlatamama durumuna
    12. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Anlatamamak diye de değiştirilebilir. Bu özelliğimi zamanla kaybettiğimi fark ettim. Çünkü ne kadar insan tanırsam o kadar soğuyorum insanlardan,herkes samimiyetsiz gelmeye başlıyor. Dolayısıyla kabuğuma çekilip ağlamak çok daha konforlu ve mantıklı,birine derdimi anlatmak da o kişiden teselli beklemek de yoruyor fazlasıyla.
    13. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Ben derdimi de bilmiyorum ki. Belki yoktur bile. Sikik, bomboş biriyimdir. Bilmiyorum işte bilmiyorum. (bkz: uzaydayız herkesin kafası karışık )
    14. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Anlatmamak değil, anlatamamak. Çünkü kimse kimseyi dinlemiyor. Kimse kimsenin umrunda değil. Herkes aldığına bakıyor..
    15. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Kendi tercihim çoğunlukla anlatmam.Anlatınca da rahatlanıldığını düşünmüyorum.Beyin daha çok başa sarıp tüm olayları yeniden yaşamışsınız gibi üzülmek de haklı olduğunuzu gözyaşlarınızla yansıtıyor.Ha bir de yani anlattın geçmiş olay,travma her neyse çözümü var mı?YOK.Derdinizi sadece sizi gerçekten seven aman yargılamıcak ve sizi dinleyip sarılacak insanlara anlatın.O insanı çok seviyorsanız onun da canını sıkmayın ya da ben öyle yapıyorum. Güzel anları paylaşmak mutlu ettiği gibi kötü olayları paylaşmak da sadece mutsuzluk yayar etrafınıza. Sadece güzel ve iyi olan şeyleri görün diğer tüm olaylara kör olun.
    16. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Ölecegiz arkadaşlar bu kadar dert sorun mezara sizle gelmez hayatın keyfini çıkarın
    17. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      benim başlığımı açmışlar :d Anlatırsan rahatlarsın geç o muhabbetleri abi ya anlayamayan insana anlatınca sinir krizi geçirmekten başka bir halta yaramıyor ee böyle de olunca alışmışım her derdi içime gömmeye yaşıyoruz böyle be...
    18. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Bu başlığa reçete sunmaya geldim. Birincisi dert anlatılınca beyin tekrar bunun üzerinden geçer ve tam olarak neresine üzüldüğünüzü bulmakta yardımcı olur. İkincisi birisine anlatmak insanı rahatlatır geçmeyecek bir şey olsa bile kafanızdan atmanıza yardımcı olur. Üçüncüsü sorunu anlatırsanız en azından geçmiş birşey olduğunu, şu an ise o geçmişi geçmişte bırakmanız ve an'a odaklanmanız gerektiğini anlarsınız. Ne kaldı?...4,5,6,7,8,9,10 Siz bununla yaşamayı içten içe sevdiyseniz mutsuz olmaya bayılıyorsanız tüm rakamları atın çöpe gitsin.
    19. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      dert anlatmamaktı, şuan derdi anlatamamaya dönüştü. bazen anlatırız ama anlaşılmaz. tüm o aptal hislerle kalırız. haklı olduğumuz şeylerin günlerce vicdanını çektirirler; biz yazarız, yanarız. cevap vermeye tenezzül etmezler. egonuza sıçayım. kimseyi bok gibi hissettirmeye hakkınız yok. hikayenin aptalı bizizdir belki de, bilmiyorum. insan sanıp karşımıza alıp konuşmaktır hata olan bazen. geliştiremediğiniz karakterlerinizin acısını başkasından çıkartmayın.
    20. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      küçüklükten gelen bir alışkanlık. sorunlarımı kimseye ihtiyaç duymadan halletmeye çalışmak istemsizce yaptığım bir şey. aslında beni gerçekten yaralayan, kimseye anlatsam da hiçbir şey ifade etmeyecek sorunlarımı paylaşmıyorum, hatta paylaştığım kişinin bana üzülmesi ya da dahha kötüsü acımasına da tahammül edemem sanırım. yoksa kıytırık eften püften sorunları paylaştığım oluyor. ama bunlar öyle sorunlar ki gelip geçici, geçtikten sonra tesadüfen konusu açılmadığı sürece hatırlanmayacak cinsten. paylaşmayı tercih etmediklerimse çok daha berbat mevzular. başlangıcını bilmediğim gibi sonunu da göremediğim belki bu sefer düzelir diye umut edip aslında daha da dibe battığını zamanla fark ettiğim sonu olmayan kapkaranlık bir çukur gibi. hayatımı en çok etkileyen şeyler olsalar da bir o kadar da etkilemesine izin vermedim, hep devam etmenin yolunu, sebebini, gerekçelerini sıraladım, dayandım, umut ettim. bazen tamam yoruldum daha fazla devam edemeyeceğim dediğim çok an oldu. bunların hiçbirinde kimseye belli etmeden idare ettim. bazen bu durumdan dolayı kendimi ikiyüzlü bir insan olarak gördüğüm çok oldu. ama asık suratlı olup çevreme sıkıntılarımı bahsetmemin bana herhangi bir yararı olmadığını bildiğimden içimden ağlıyor olsam bile hep güldüm. hatta her şeye rağmen nasıl böyle neşeli oluyorsun tarzı cümleler duyacak kadar. çok klişe belki ama hayatımın özellikle de son birkaç yılının gerçeği bu. gülerek üzüntülerimi sakladım, hiçbir şey yokmuş gibi davrandım. burada bile anonim olduğum halde öyle kayda değer meselelerden bahsetmedim. şu an bile ne diye yazıyorum bilmiyorum. bunları yazdıktan ve siz okuduktan sonra ne değişecek? hiçbir şey. her şey olduğu gibi kalacak. anlatmak, paylaşmak iyi gelir saçmalığına da inanmıyorum. iyi gelecek tek şey dertlerin çözülmesi, bunları paylaşmak çözülmesini sağlamadıktan sonra paylaşsam da ne olacak ki? her neyse. bunları düşündüğüm halde bile buraya ne demeye yazıyorum bilmiyorum, kendimle çelişiyorum şu anda galiba. gerçi şu an bu da umrumda değil. sabah uyandığımda her şeyin koca bir rüya olmasını istiyorum sadece, olmayacağını bile bile. özellikle son zamanlarda olanlar mahvetti, dayanacak gücüm kalmadı, nasıl devam ediyorum bilmiyorum. bu bir imtihan, dayanmam gerek diye düşünüyorum ama ya sonrası nasıl toparlanacağız kestiremiyorum, bu acılar kalbime çok fazla gelmeye başladı. hevesle başladığım her şeyi geride bırakmak ve her şeyden uzaklaşmak istiyorum. yoruldum, çok yoruldum.
    21. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Artık o kadar yoruldum ki... Kimseye bir şey diyesim gelmiyor bi deftere yazasim geliyor bazen ona da üşeniyorum...